Translate

14 Eylül 2012 Cuma

Truth Or Dare (Hakikat Ve Cesaret)

Yine gençler,yine ıssız bir mekan,yine açıklanmayan bir takım olay örgüleri :)
Konusu şöyle;Tenha bir evde partiye çağrılan gençler çok eğlenecekleri düşünürler, fakat kardeşinin ölümünden bu grubu sorumlu tutan bir adamla karşı karşıya gelirler.Ve kanlı bir gerçek mi cesaret mi oyunu başlamıştır.
Aksiyon sahneleri daha sık olsaydı belki iyi bir korku filmi çıkabilirdi ;) Yalnız oyuncu kadrosu gayet iyi.Kadro ise şöyle ;Alexander Vlahos, David Oakes, David Sterne, Florence Hall, Jack Gordon, Jason Maza, Jennie Jacques, Liam Boyle, Nicky Henson, Tom Kane...IMBD puanı 5.5 olan 2011 İngiltere yapımlı bir filmdir.
Boş vaktiniz varsa ve korku,gerilim kategorisi izlemeyi seviyorsanız birşey diyemem aksi takdirde izlediğinize değmeyebilir :)




13 Eylül 2012 Perşembe

Kız Kardeşimin Hikayesi

Cameron Diaz komedi bi yana dramda da çok başarılı bir oyunculuk sergilemiş.Hayata sımsıkı bağlı lösemi hastası bir kız...Ve ailesinin fedakarlıkları,şefkati,sevgisi,mücadelesi....Ne yazık ki bu talihsiz durumu yaşayan birçok insan var ve bizler olayın içinde olmadığımız için bakış açımız çok yüzeysel.Aslında empati kurmayı bilen insanlar olsaydık ne kadar zor bir durum olduğunu anlayabilirdik.

Hayatın gerçekleriyle yüzleşmek,ne kadar mutlu olmanız gerektiğini bilmek,halinize şükretmek,güzel bir hikaye dinlemek ve bir iki saat kendinizi herşeye rağmen mutlu olmayı başarabilen insanların dünyasında hissetmek için geç kalmadan izlemelisiniz...2009 yapımlı IMDB'den 10 üzerinden 7.4 almış Teen Choice Ödülleri ''Yaz Dram Filmleri Elemesi'' kategorisinde ödül kazanmış oldukça başarılı bir dram...

Brave (Cesur)

Merida..! :) Bu animasyon sayesinde kıvırcık saçlı turuncu kafalara olan sempatim bi hayli arttı...Animasyon sevmememe rağmen arkadaşımın ricasıyla izledim.İyi ki de izlemişim.Karakterler son derece sempatik ve sizi hemen bağlıyor.3 boyutlu olması bir bakıma kötü çünkü birçok 3 boyutlu filmde ekran karanlık olabiliyor fakat üzerime üzerime gelen o sempatik şeyleri ekrandan alıp öpmek aklımdan geçmedi değil :) Hele ki şu kurnaz üçüzler...
Animasyon severler kesinlikle izlemelisin,sevmeyenlerse denemeli... :) Fragmanı ve konusuna aşağıdan bakabilirsiniz :)
Konusu;Söz dinlemez bir prenses ve iyi bir okçu olan Merida, babası Kral Fergus ve annesi Kraliçe Elinor’un yönetimindeki krallıkta yaşamaktadır. Fakat kızıl saçlı Merida bir gün, krallığın kutsal sayılan bir geleneğine karşı çıkar ve bu hareketi yaşadığı topraklara kargaşa ve öfke getirerek, krallığı neredeyse felaketin eşiğine sürükler. Merida’nın bundan sonraki görevi hem ülkesine tekrar huzur getirmek hem de anne babasının kalbini geri kazanmaktır. Merida üzerindeki lanetle savaşırken gerçek cesareti ve doğruluğu da keşfedecektir..

9 Eylül 2012 Pazar

The Hangover (Felekten Bir Gece) 1-2

Zach Galifianakis olur da gülünmez mi ? Sıkıcı bir haftasonundasınız,dışarı çıkmaya niyetiniz yok evde oturup şöyle eğlenceli bir film izleyeyim diyorsunuz.Benim tavsiyem The Hangover !!!
Filmde arkadaşlarının düğününden iki gün önce bekârlığa veda partisi vermek için Las Vegas'a giden dört arkadaş, sarhoş oldukları parti gecesinin sabahında odalarında bir kaplan, tavuklar ve dolapta ağlayan altı aylık bir bebek ile uyanırlar. Ayrıca damat ortada yoktur. Bir gece öncesine dair hiçbirşey hatırlamayan üç arkadaş ip uçlarını takip ederek işlerin nerede kontrolden çıktığını bulmak zorundadırlar. En önemlisi de damadı bulup zamanında düğününe yetiştirmeleri gerekmektedir.

İlk film kadar başarılı olmasa da gayet güzel olan serinin devamı da ''Felekten Bir Gece Daha'' diye karşımıza çıkıyor...Onun konusu ise şöyle; Stu, Phil, Alan ve Doug, Stu'nun düğünü için Taylan'a gider. Las Vegas'taki unutulmaz bekarlığa veda partisinden sonra Stu işini şansa bırakmayıp sakin bir düğün öncesi kahvaltısı yapmayı tercih eder. Ancak ertesi sabah başka bir şehirde, yüzünde bir dövme, bardakta kesik bir parmak ve bir maymun ile uyandığında hiçbir şeyin planladığı gibi gitmediğini fark edecektir, üstelik karısının kardeşi de kayıptır. ...Vegas'ta olan Vegas'ta kalabilir ama Bangkok'ta olanlar hayal bile edilemez.




        The Hangover en çok izlenen komedi filmlerindendir.2 Filmi ayrı ayrı ortak noktaları ile birleştirip müthiş bir video hazırlamışlar...Bu videodan izleyebilirsiniz ;)






3. Film ise 31 Mayıs'ta vizyonda...

Three Act Tragedy (3 Perdelik Cinayet)

Okuduğum ilk Agatha Christie kitabı...Bu kadın gerçekten bu işin uzmanı diyebilirim.Konusu şöyle;Ünlü bir tiyatro oyuncusunun evindeki akşam yemeğine on üç konuk davetlidir. Ne var ki konuklar arasında bulunan yumuşak huylu rahip Stephen Babbington şanssız bir gecesindedir. Adamcağızın yudum yudum içtiği içki boğazına kaçar ve çırpınarak ölür.Rahibin içki kadehi kimyasal analiz için adli tıbba yollanınca,Poirot’un tahmin ettiği sonuç ortaya çıkar.Kadehte zehir izine rastlanmamıştır.Şimdi oldukça karmaşık bir durum ortaya çıkmıştır,çünkü cinayet işlemek için geçerli bir neden de yoktur.
Müthiş bir final sizi bekliyor.İlk sayfalar klasik bir polisiye gibi ilerlese de final kesinlikle damgayı vuruyor.Siz ne olduğunu anlamadan Piorot herşeyi tıkır tıkır açıklıyor...

Kitap 2010 yılında filme uyarlanmıştır.Hemen aşağıdaki videodan filmi izleyebilirsiniz.
Ancak uyarlama kitapla birebir değil...Kitabı okumamış olsaydım filmi izlemezdim diyebilirim.İyi seyirler :)


7 Eylül 2012 Cuma

The Vampire Diaries (Vampir Günlükleri)

The CW kanalının başarılı dizilerinden birisi daha.Esas başarısını 2. sezonda yakaladığını düşünüyorum.Dizi L.J. Smith'in The Vampire Diaries isimli kitap serisinden uyarlanmış.Dizinin pilot bölümü kanalın kuruluşundan bu yana en çok izlenen pilot bölüm olmuştur.(Fragmanı)
Doğaüstü olayları korku ve aşkla birlikte ekrana yansıtmış bir dizi.Dizide kahramanların başı beladan bir türlü kurtulmuyor.Çözülen herbir düğüm yeni bir düğümü beraberinde getiriyor.Konu ise basitçe şöyle vampir olan Stefan(Paul Wesley) ve Damon (Ian Somerhalder) adlı iki erkek kardeşin Elena(Nina Dobrev) isimli bir kıza aşık olmaları ve bu aşkın onlara yaptıramayacağı şey olmaması....
Kendisini birdenbire doğaüstü olayların içinde bulan Elena ilk sezon körü körüne Stefan'a aşık olsa da 2. sezonda işler farklı bir boyut kazanacak ve Damon ile yakınlaşan Elena seçim yapmak zorunda kalacaktır.

Bana kalırsa dizi başarısını genel olarak genç kızlara borçlu ki oyuncu seçiminde kelimenin tam anlamıyla turnayı gözünden vurmuşlar.Özellikle de Ian Somerhalder ve diziye sonradan dahil olan Joseph Morgan dizinin tutulmasında çok etkili iki oyuncu.Malum bayan arkadaşlarımız kötü ve seksi role sahip erkeklerin her zaman fanı olmuşlardır ve bu konuda bayanlar her zaman sadık oldukları için dizi başarıyı elde etmiştir.
Facebook'ta yaklaşık 13 milyon beğeni almış olması dizinin en az birkaç sezon daha oynayacağına işaret etmekte.İlk başlarda fazla romantizmden sıkılsam da Klaus(Joseph Morgan)'un diziye dahil olması ile gerilim ve gizem devreye girdiği için sevmeye başladım.
Ayrıca Nina Dobrev'in Elena karakteri canlandırmasını çok sıkıcı bulsam da Katherine karakterini yani Elena'nın fiziksel olarak aynı fakat huy olarak zıttı olan görsel ikizini çok güzel oynadığını düşünüyorum.
Diğer oyuncu kadrosu ise kısaca şöyle;

Jeremy Gilbert(Steven R. McQueen): Elena'nın erkek kardeşi (aslında kuzeni)

Jenna Sommers(Sara Canning): Elena'nın yasal vasisi,teyzesi

Bonnie Bennett(Katerina Graham): Elena'nın en yakın arkadaşı aynı zamanda bir cadı

Caroline Forbes(Candice Accola): Elena'nın 2. Sezonda vampir olan bir diğer yakın arkadaşıdır

Matt Donovan(Zach Roerig): Elena'nın eski sevgilisi ve çocukluk arkadaşı

Tyler Lockwood(Micheal Trevino): Matt'in yakın arkadaşı olan bir kurtadam 2. Sezonda Caroline'in sevgilisi

Vicki Donovan(Kayla Ewell): Matt'in baş belası ablası.Daha sonra vampire dönüştürülüp,öldürülüyor

Alaric Saltzman(Matthew Davis): Vampir avcısı,tarih öğretmeni,Jenna'nın sevgilisi
Mantık aramadan kafanızı dağıtmak amacıyla güzel bir dizi seyretmek istiyorsanız The Vampire Diaries'i tercih edebilirsiniz.




4 Eylül 2012 Salı

Ghajini

Aksiyon,gerilim,macera,gizem,romantik,aile,dram,müzikal hangi kategoride değerlendirmek isterseniz isteyin hepsini filmde doyasıya tadacağınıza inanıyorum.Üstelik müthiş bir final...Eğer film izlemeyi seven biriyseniz veya ayda yılda bir film izliyorsunuz ama diyorsunuz ki izlediğime değsin; İşte tam da aradığınız film ''Ghajini''.Yalnız şöyle bir durum da var Aamir Khan,                                                                                                                                                                                                                                                   Memento(Akıl Defteri) filminden fazla esinlenmiş ki benzerlikler göze çarpacak derecede.Birçok filme nazaran vakit kaybı olacağını düşünmüyorum.Yaklaşık 3 saat olmasına karşın kendisini izlettiriyor.                                                                                   
Konusu ise şöyle; Sanjay Singhania Hindistanın en büyük iş adamlarından biridir.Bir iş gezisi dönüşünde evinde nişanlısı öldürülür ve kendisi de ağır yaralı olarak kurtulur.Ama başına demir sopayla darbeler alan Sanjay kısa süreli hafıza kaybına uğrar ve Sanjay nişanlısını öldüren Ghajini' nin peşine düşer.

31 Ağustos 2012 Cuma

The Walking Dead (Yürüyen Ölüler)

Konusu;Bir zombi kıyametinin sonrasını anlatıyor.Komadan uyandığında hastanenin ve yaşadığı kasabanın tamamen terk edilmiş olduğunu gören polis şefi Rick Grimes'in dünyası bir daha eskisi gibi olmayacaktır.Rick önderliğinde küçük bir grup insan,zombi ordularından uzakta kendilerine yeni bir ev aramak için ülke genelinde seyahat etmektedir.Atlanta’da ise küçük bir grup insan,ölümün köşe başında olduğu her an hayatta kalma mücadelesi veriyor.Gün geçtikçe hayatta kalma koşulları zorlaşıyor.Rick ve diğerleri bu korkunç yeni dünyada savaş verirken insanlıklarına sığınabilecekler mi?(Vikipedi'den alıntıdır.)
İçinde zombi olan tüm diziler veya filmler pek tercihim olmamasına karşın bu dizi kesinlikle zombileri çok iyi işlemiş.İlk bölümden bağlıyor.Henüz 2 sezon oynamış dizi ülkemiz de dahil dünyada büyük bir hayran kitlesine sahip.Ben çok beğendim sizin de beğeneceğinizi umuyorum.Aşağıda ilk sezon fragmanını izleyebilirsiniz.

Düğümler ve Haçlar (Knots and Crosses)

       Kitap alırken en çok dikkat ettiğim şey kapağı,ismi ve bana gizemli gelip gelmemesi...Bilmiyorum neden ama bu 3 faktör kitap seçimimde çok etkililer.Üniversite'de sınav haftaları yaklaştıkça bende acayip bir kitap okuma tutkusu belirir ve çıkarım kitap aramaya :).O kitaplardan biri de Düğümler ve Haçlar fakat başlamak ancak yaza nasip oldu :).Ian Rankin İngiltere'nin en iyi polisiye yazarlarından biri olarak bilinmektedir.

      Yazar bu romanı yazarken bilgi almak istediği polis şubesi benzer bir olay üzerinde çalıştığından yazarı şüpheliler listesine dahil etmiştir.Bu kitap ta dahil 19 John Rebus(Kitabın ana kahramanı)serisi bulunmaktadır.İlk okuduğum aynı zamanda ilk Ian Rankin romanı için görüşlerim ise şöyle;Bazen şaşırsanız da sonunu tahmin edebileceğiniz türden bir eser.  

                                                                    Polisiye severler için yada yeni yeni polisiye okumaya başlamış olanlar için tavsiye edebilirim ancak uzun zamandır polisiye okuyan ve işin kurnazlıklarını bilen arkadaşlar sonunu çok rahat anlayabilecekleri için sıkılabilirler.

3 İdiots...Titanic...Avatar...Leon

Dünyada en çok izlenen filmler ki benim en beğendiğim 4 film.Hepsinde dram var ve üzerinde durulunan nokta sevginin gücü.Kesinlikle izlemelisiniz yorum yapmaya dahi gerek duyulmayacak güzellikteler.İzlediğiniz zaman bana hak vereceksiniz =)
                                                           
LEON 
(SEVGİNİN GÜCÜ)

Bu filmden ünlü bir yıldız çıkacaktır ki kendisi Natalie Portman'ın ta kendisidir.İlk filmidir.
Diğer kahramanımız ise Jean Reno'dur.Kendisi birçok başarılı Hollywood filminde rol almıştır.94 yapımlı müthiş bir film.


         

                                         
              AVATAR

James Cameron yönetmen koltuğun da güzel film çıkmaz mı :).2009 yapımlı film Titanic'i bile geride bırakarak tüm zamanların gişe hasılatı rekorunu elinde bulundurmaktadır.               



           

3 IDIOTS 
(3 AHMAK)

Daima yarış içinde olan öğrencilerin bulunduğu Hindistan'ın en iyi mühendislik okulu ve onlara yanlış yolda olduklarını göstermeye çalışan bir öğrenci(Ranco) ile iki arkadaşının başlarından geçen dram ve komedi dolu olaylar.Bu filmden çok şey öğreneceksiniz.
                                                                                 
                                                             

TİTANİC (TİTANİK)

      Aşklarıyla Jack(Leonardo Dicaprico) ve Rose(Kate Winslet) ikilisi tüm dünyanın idolü haline gelmiştir. Gerçek bir olaydan kurgulanmış 97 yapımlı bir filmdir.Yönetmen koltuğunda James Cameron yer almaktadır.Ta ki Avatar rekorunu kırana kadar 12 yıl boyunca gişe hasılatı rekorunu elinde bulundurmuştur.4 Nisan 2012'de yaşanmış olan olayın 100.yılı anısına 3 boyutlu olarak tekrar gösterime girmiştir.
                                                                                                                                                                                         

       

22 Ağustos 2012 Çarşamba

Eroinle Dans

Canan Tan kuşkusuz edebiyatı ve dilini çok güzel kullanan bir yazar.Bazen öyle büyülü cümleler kuruyor ki birkaç kez okuma sebebi...Eroinle Dans okuduğum ilk Canan Tan romanı.Kitapta bambaşka iki kahraman.Birisi parçalanmış bir ailede sevgisiz büyümüş Dünya diğeri ise aksine ailesinin göz bebeği en güzel şekilde yetiştirilmiş kötü yola sapmasını haklı gösterecek hiçbir nedeni olmayan Eylül.Ve bu iki genç kızın uyuşturucuyla kararan alevden küle dönüşen yolu birlikte almaları.Demek ki aradaki dostluk,sevgi farkında olmadan kötü yola sürükleyebiliyor insanı.Yalnız ülkemizde eroin,uyuşturucu tarzı kötü alışkanlıklar aile düzeni bozuk,sevgisiz büyüyen gençlerin sığınağıdır gibi çok yanlış bir düşünce hakim.Yazar bunu yansıtmak istemiş ki zaten bu kitapla bunun çok yanlış bir düşünce olduğunu anlayacaksınız.Kitapla ilgili fazla da yorum yapmaya gerek yok okuyunca eminim beğeneceksiniz en azından sizin için zaman kaybı olmayacaktır ;):)

The Secret Circle (Gizli Çember)

Her insanın diline dolanan bazı müzikler,sözler vs. vardır ara ara söyler dururuz.İşte The Secret Circle dizisinin başlangıç müziği bahsetmiş olduğum betimlemenin ta kendisi diyebilirim.Dizi ne yazık ki uzun ömürlü değil yalnızca 1 Sezon ki devamı gelmeyeceği söyleniyor.Başlamış olduğum ve tek sezon olduğu için bitirdiğim bir dizi.Ama boş vaktiniz varsa ve canınız sıkılıyorsa izleyebilirsiniz yani çok ta vasat değil.Konusu şöyle;Annesini kaybeden Cassie(Brittany Robertson) anneannesinin yanına yerleşir,ancak bu durum hayra alemet olmayan pek çok durumu beraberinde getirir ve Cassie bir cadı olduğunu öğrenir.Altı aile bireyinden oluşacak olan çember [ Cassie,Adam(Thomas Dekker),Faye(Phoebe Tonkin),Melissa(Jessica Parker Kennedy),Diana(Shelley Hennig) ve Nick(Louis Hunter) ] Cassie'nin gelmesiyle tamamlanmıştır ve mühürlenmeleri gerekmektedir.Böylece grup çok daha etkili büyü yapabiliyor ancak yalnızken büyü yapamamaktadırlar.Faye bu durumu hiç istemese de grup kararına uyar.İlerki bölümlerde Nick ölür yerine kardeşi Jake(Chris Zylka) çembere katılır olaylar bu çerçevede gelişir...

17 Ağustos 2012 Cuma

Her Çocuk Özeldir (Taare Zameen Par)

Hint filmi deyince herkeste bir önyargı vardır bende de olduğu gibi.Fakat Aamir Khan bu önyargımı kırmıştır.Genç fakat enteresan hayal gücü ve bilgisi olan bir yönetmen.Disleksi(Genel anlamda okuma yazma zorluğu) hastası olan çok şeker bir çocuğun(Darsheel Safary) ailesi ve arkadaşları tarafından dışlanması ancak yazıldığı yatılı okulundaki yeni resim öğretmeni sayesinde hayatının yepyeni bir maceraya akması...

Film Çok sayıda sosyal mesaj içeriyor ve enteresan bilgiler öğrenmenizi sağlıyor.
Bu bilgilerden ilki ve en sevdiğim şu şekilde;Solomon adasında yaşayan yerlilerin ilginç bir ağaç kesme yöntemi vardır.Elektronik testere gibi teknolojilerden mahrum yeri halk baltayla kesemeyecekleri kalın ağaçları üfleyerek deviriyorlarmış.Şöyle ki bunu yaparken her ağacın bir ruh taşıdığına inanıyorlarmış,ağaca kötü sözler söyleyerek ruhun ağacı terk etmesini bekliyorlarmış ve haklı da çıkıyorlarmış.Bir süre sonra ağaç kuruyor ve devriliyormuş.Burdan da anlaşılacağı üzere SÖZ BALTADAN DAHA YARALAYICI OLMALI...

Diğer bilgi ise disleksi hastası olduğuna inanmakta zorluk çekeceğiniz isimler ki onlar şöyle;Albert Einstein,Vicent Van Gogh,Leonardo Da vinci...2007 yapımlı olmasını karşın izlemeye çok geç kaldığım ve favori ilk 10 filmin içine dahil ettiğim bir film.Şiddetle tavsiye edilir özellikle anne,baba ve öğretmenlere...

Yağmurda Yarış Sanatı (The Art of Racing in the Rain)

Garth Stein kaleminden,öldükten sonra insan olarak dünyaya döneceğine inanan Enzo isimli köpeğin gözünden yaşama bakış...Enzo tek başına sizi kitaba bağlamaya kararlı ;) Her ne kadar kitabın sonunda olacakları tahmin edebilseniz de okunalası kitaplardan biridir.Mutlu bir ailenin başına gelen beklenmedik olaylar.Herşey çok güzelken birden tersine dönüyor işte bu da okuyucuyu derinden etkiliyor.Ama yazar oldukça başarılı bir şekilde mutlu ve dokunaklı bir final yapmış.Kitaplığınızda bulunmalı ;)

Supernatural (Doğaüstü)

Annelerini doğaüstü bir olay sonucu kaybeden Sammy(Jared Padalecki) ve Dean(Jensen Ackles) adlı iki kardeşin babalarından da doğaüstü olaylar sonucu uzak kalmalarıyla başlayan aksiyon,gerilim ve dram dolu hikayesi.Dizi bazen bu kadar da olmaz dedirtse de oyuncu kadrosu çok güçlü.Özellikle Dean karakteri diziyi izlenilesi hale getirmekte.7 sezondur devam eden dizinin 8. Sezonunu 2012 Eylül ayında The CW kanalından izleyebilirsiniz.Diziye 4. sezonda dahil olan Castiel(Misha Collins) karakteri de fanlar tarafından oldukça sevilmiştir.Üstelik 10 sezon kadar oynayabileceği dile getiriliyor.Dizinin en beğendiğim sahnesi kesinlikle 4.Sezon 6.Bölüm(Yellow Fever)'de Jensen Ackles'in ''Eye Of The Tiger'' şarkısını söylemesi(Aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz)....Ben uzun zamandır takip ediyorum yeni başlayacak olanlar için zor olabilir ama yaz tatilinde izlemek için çok ideal özellikle korku-gerilim sevenler diziyi mutlaka beğenecektir ;)

Açlık Oyunları (The Hunger Games)

Gregor ve Yeraltı Günlükleri'' serisinin yazarı Suzanne Collins tarafından yazılan bilim kurgu romanıdır.Romanın büyüsü yönetmenlerin de dikkatini çekmiş ve film uyarlaması yapılmıştır.Film,vizyona girdiği ilk gün Amerika’da elde ettiği 68.25 Milyon USD hasılat ile tüm zamanlarin en yüksek ilk gün hasılatına sahip beşinci filmi olmuştur.Kimi zaman durağan olsa da sonlarına doğru aksiyonlu sahneler boy göstermekte ;)

Kısaca özetleyelim;yakın bir gelecekte Amerika halk tarafından ihanete uğramıştır.
Kısmen bu ihaneti hatırlatmak kısmen de eğlence amaçlı 12 ayrı mıntıkadan kura ile 12-18 yaşları arasında 1 erkek 1 kız çocuğu seçilir ve seçilenler tek kişi kalana kadar ölümüne bir yaşam mücadelesi verirler.
Bu oyundan tek bir kazanan çıkacaktır...
İzlenmeli ayrıca kitabı da kesinlikle okunmalı...
Yazarın 3'lü serisinin ilki ''The Hunger Games''
Film kitaba birebir bağlı kalmadan ufak tefek değişikler yaparak uyarlanmış fakat kitap daha sürekliyici ve etkileyici :)
Kitabı almamdaki en büyük etken ise Stephenie Meyer'in kitap hakkındaki yorumu.

Karanlıkta Islık Çalmak (Whistling in the Dark)

Bahsetmiş olduğum kitabın kapağı halihazırda karşınızdadır efenim =)Kapakta oldukça etkileyici bir sözle karşılaşıyoruz. ''İçerisinde az da olsa masumiyet olduğunu düşündüğümüz karanlıkların, delip geçen hikâyesi…'' Kapaktaki renklerin uyumu enteresan bir güzellikte olmakla kalmayıp mutlaka okunması gerektiği hissi uyandıran cinsten. Peki ya konu ? Sally ve Troo adındaki iki küçük kız kardeşin başından geçen dramatik olaylar döngüsü...Kimi zaman sıkıcı kimi zaman bağlayıcı ama elinizden bırakamayacağınız derecede bağımlılık yapanlardan değil =) İşin ilginç tarafı yazarın bu hikayeyi yaşamıyla özdeşleştirip kurgulamış olması.Fakat yazarla ilgili detaylı bilgiye rastlayamadım.Yazarın dikkatimi çeken tarafı da sorulara verdiği cevaplar kuşkusuz... Büyük beklentiler içinde olmadan okunması gereken kitaplar listenize ekleyebilirsiniz ;)

Neden FilmKitapDizi ?

Yaklaşık 3 ay önce bir kitaba başladım.Cezbedici kapağı bir an evvel okumaya yönlendirdi...Okuyunca kapağı kadar cezbedici bir olay örgüsü görmedim bu sebeple devamlı aksattım ama pis bir huyum var ki ne olursa olsun kitabı o kitabı bitirecektim.
Son sayfalarda yazarın röportajına yer verilmiş.Okuduktan sonra çok etkilendim ve soluğu google'da aldım ama nafile istediğim bilgiyi, yorumu bulamadım ve bir blog açmaya karar verdim.İzlediğim filmler, diziler, okuduğum kitaplarla ilgili bilgileri ve yorumları paylaşmak için aranıza katılıyorum efenim =)