Translate

14 Eylül 2012 Cuma

Truth Or Dare (Hakikat Ve Cesaret)

Yine gençler,yine ıssız bir mekan,yine açıklanmayan bir takım olay örgüleri :)
Konusu şöyle;Tenha bir evde partiye çağrılan gençler çok eğlenecekleri düşünürler, fakat kardeşinin ölümünden bu grubu sorumlu tutan bir adamla karşı karşıya gelirler.Ve kanlı bir gerçek mi cesaret mi oyunu başlamıştır.
Aksiyon sahneleri daha sık olsaydı belki iyi bir korku filmi çıkabilirdi ;) Yalnız oyuncu kadrosu gayet iyi.Kadro ise şöyle ;Alexander Vlahos, David Oakes, David Sterne, Florence Hall, Jack Gordon, Jason Maza, Jennie Jacques, Liam Boyle, Nicky Henson, Tom Kane...IMBD puanı 5.5 olan 2011 İngiltere yapımlı bir filmdir.
Boş vaktiniz varsa ve korku,gerilim kategorisi izlemeyi seviyorsanız birşey diyemem aksi takdirde izlediğinize değmeyebilir :)




13 Eylül 2012 Perşembe

Kız Kardeşimin Hikayesi

Cameron Diaz komedi bi yana dramda da çok başarılı bir oyunculuk sergilemiş.Hayata sımsıkı bağlı lösemi hastası bir kız...Ve ailesinin fedakarlıkları,şefkati,sevgisi,mücadelesi....Ne yazık ki bu talihsiz durumu yaşayan birçok insan var ve bizler olayın içinde olmadığımız için bakış açımız çok yüzeysel.Aslında empati kurmayı bilen insanlar olsaydık ne kadar zor bir durum olduğunu anlayabilirdik.

Hayatın gerçekleriyle yüzleşmek,ne kadar mutlu olmanız gerektiğini bilmek,halinize şükretmek,güzel bir hikaye dinlemek ve bir iki saat kendinizi herşeye rağmen mutlu olmayı başarabilen insanların dünyasında hissetmek için geç kalmadan izlemelisiniz...2009 yapımlı IMDB'den 10 üzerinden 7.4 almış Teen Choice Ödülleri ''Yaz Dram Filmleri Elemesi'' kategorisinde ödül kazanmış oldukça başarılı bir dram...

Brave (Cesur)

Merida..! :) Bu animasyon sayesinde kıvırcık saçlı turuncu kafalara olan sempatim bi hayli arttı...Animasyon sevmememe rağmen arkadaşımın ricasıyla izledim.İyi ki de izlemişim.Karakterler son derece sempatik ve sizi hemen bağlıyor.3 boyutlu olması bir bakıma kötü çünkü birçok 3 boyutlu filmde ekran karanlık olabiliyor fakat üzerime üzerime gelen o sempatik şeyleri ekrandan alıp öpmek aklımdan geçmedi değil :) Hele ki şu kurnaz üçüzler...
Animasyon severler kesinlikle izlemelisin,sevmeyenlerse denemeli... :) Fragmanı ve konusuna aşağıdan bakabilirsiniz :)
Konusu;Söz dinlemez bir prenses ve iyi bir okçu olan Merida, babası Kral Fergus ve annesi Kraliçe Elinor’un yönetimindeki krallıkta yaşamaktadır. Fakat kızıl saçlı Merida bir gün, krallığın kutsal sayılan bir geleneğine karşı çıkar ve bu hareketi yaşadığı topraklara kargaşa ve öfke getirerek, krallığı neredeyse felaketin eşiğine sürükler. Merida’nın bundan sonraki görevi hem ülkesine tekrar huzur getirmek hem de anne babasının kalbini geri kazanmaktır. Merida üzerindeki lanetle savaşırken gerçek cesareti ve doğruluğu da keşfedecektir..

9 Eylül 2012 Pazar

The Hangover (Felekten Bir Gece) 1-2

Zach Galifianakis olur da gülünmez mi ? Sıkıcı bir haftasonundasınız,dışarı çıkmaya niyetiniz yok evde oturup şöyle eğlenceli bir film izleyeyim diyorsunuz.Benim tavsiyem The Hangover !!!
Filmde arkadaşlarının düğününden iki gün önce bekârlığa veda partisi vermek için Las Vegas'a giden dört arkadaş, sarhoş oldukları parti gecesinin sabahında odalarında bir kaplan, tavuklar ve dolapta ağlayan altı aylık bir bebek ile uyanırlar. Ayrıca damat ortada yoktur. Bir gece öncesine dair hiçbirşey hatırlamayan üç arkadaş ip uçlarını takip ederek işlerin nerede kontrolden çıktığını bulmak zorundadırlar. En önemlisi de damadı bulup zamanında düğününe yetiştirmeleri gerekmektedir.

İlk film kadar başarılı olmasa da gayet güzel olan serinin devamı da ''Felekten Bir Gece Daha'' diye karşımıza çıkıyor...Onun konusu ise şöyle; Stu, Phil, Alan ve Doug, Stu'nun düğünü için Taylan'a gider. Las Vegas'taki unutulmaz bekarlığa veda partisinden sonra Stu işini şansa bırakmayıp sakin bir düğün öncesi kahvaltısı yapmayı tercih eder. Ancak ertesi sabah başka bir şehirde, yüzünde bir dövme, bardakta kesik bir parmak ve bir maymun ile uyandığında hiçbir şeyin planladığı gibi gitmediğini fark edecektir, üstelik karısının kardeşi de kayıptır. ...Vegas'ta olan Vegas'ta kalabilir ama Bangkok'ta olanlar hayal bile edilemez.




        The Hangover en çok izlenen komedi filmlerindendir.2 Filmi ayrı ayrı ortak noktaları ile birleştirip müthiş bir video hazırlamışlar...Bu videodan izleyebilirsiniz ;)






3. Film ise 31 Mayıs'ta vizyonda...

Three Act Tragedy (3 Perdelik Cinayet)

Okuduğum ilk Agatha Christie kitabı...Bu kadın gerçekten bu işin uzmanı diyebilirim.Konusu şöyle;Ünlü bir tiyatro oyuncusunun evindeki akşam yemeğine on üç konuk davetlidir. Ne var ki konuklar arasında bulunan yumuşak huylu rahip Stephen Babbington şanssız bir gecesindedir. Adamcağızın yudum yudum içtiği içki boğazına kaçar ve çırpınarak ölür.Rahibin içki kadehi kimyasal analiz için adli tıbba yollanınca,Poirot’un tahmin ettiği sonuç ortaya çıkar.Kadehte zehir izine rastlanmamıştır.Şimdi oldukça karmaşık bir durum ortaya çıkmıştır,çünkü cinayet işlemek için geçerli bir neden de yoktur.
Müthiş bir final sizi bekliyor.İlk sayfalar klasik bir polisiye gibi ilerlese de final kesinlikle damgayı vuruyor.Siz ne olduğunu anlamadan Piorot herşeyi tıkır tıkır açıklıyor...

Kitap 2010 yılında filme uyarlanmıştır.Hemen aşağıdaki videodan filmi izleyebilirsiniz.
Ancak uyarlama kitapla birebir değil...Kitabı okumamış olsaydım filmi izlemezdim diyebilirim.İyi seyirler :)


7 Eylül 2012 Cuma

The Vampire Diaries (Vampir Günlükleri)

The CW kanalının başarılı dizilerinden birisi daha.Esas başarısını 2. sezonda yakaladığını düşünüyorum.Dizi L.J. Smith'in The Vampire Diaries isimli kitap serisinden uyarlanmış.Dizinin pilot bölümü kanalın kuruluşundan bu yana en çok izlenen pilot bölüm olmuştur.(Fragmanı)
Doğaüstü olayları korku ve aşkla birlikte ekrana yansıtmış bir dizi.Dizide kahramanların başı beladan bir türlü kurtulmuyor.Çözülen herbir düğüm yeni bir düğümü beraberinde getiriyor.Konu ise basitçe şöyle vampir olan Stefan(Paul Wesley) ve Damon (Ian Somerhalder) adlı iki erkek kardeşin Elena(Nina Dobrev) isimli bir kıza aşık olmaları ve bu aşkın onlara yaptıramayacağı şey olmaması....
Kendisini birdenbire doğaüstü olayların içinde bulan Elena ilk sezon körü körüne Stefan'a aşık olsa da 2. sezonda işler farklı bir boyut kazanacak ve Damon ile yakınlaşan Elena seçim yapmak zorunda kalacaktır.

Bana kalırsa dizi başarısını genel olarak genç kızlara borçlu ki oyuncu seçiminde kelimenin tam anlamıyla turnayı gözünden vurmuşlar.Özellikle de Ian Somerhalder ve diziye sonradan dahil olan Joseph Morgan dizinin tutulmasında çok etkili iki oyuncu.Malum bayan arkadaşlarımız kötü ve seksi role sahip erkeklerin her zaman fanı olmuşlardır ve bu konuda bayanlar her zaman sadık oldukları için dizi başarıyı elde etmiştir.
Facebook'ta yaklaşık 13 milyon beğeni almış olması dizinin en az birkaç sezon daha oynayacağına işaret etmekte.İlk başlarda fazla romantizmden sıkılsam da Klaus(Joseph Morgan)'un diziye dahil olması ile gerilim ve gizem devreye girdiği için sevmeye başladım.
Ayrıca Nina Dobrev'in Elena karakteri canlandırmasını çok sıkıcı bulsam da Katherine karakterini yani Elena'nın fiziksel olarak aynı fakat huy olarak zıttı olan görsel ikizini çok güzel oynadığını düşünüyorum.
Diğer oyuncu kadrosu ise kısaca şöyle;

Jeremy Gilbert(Steven R. McQueen): Elena'nın erkek kardeşi (aslında kuzeni)

Jenna Sommers(Sara Canning): Elena'nın yasal vasisi,teyzesi

Bonnie Bennett(Katerina Graham): Elena'nın en yakın arkadaşı aynı zamanda bir cadı

Caroline Forbes(Candice Accola): Elena'nın 2. Sezonda vampir olan bir diğer yakın arkadaşıdır

Matt Donovan(Zach Roerig): Elena'nın eski sevgilisi ve çocukluk arkadaşı

Tyler Lockwood(Micheal Trevino): Matt'in yakın arkadaşı olan bir kurtadam 2. Sezonda Caroline'in sevgilisi

Vicki Donovan(Kayla Ewell): Matt'in baş belası ablası.Daha sonra vampire dönüştürülüp,öldürülüyor

Alaric Saltzman(Matthew Davis): Vampir avcısı,tarih öğretmeni,Jenna'nın sevgilisi
Mantık aramadan kafanızı dağıtmak amacıyla güzel bir dizi seyretmek istiyorsanız The Vampire Diaries'i tercih edebilirsiniz.




4 Eylül 2012 Salı

Ghajini

Aksiyon,gerilim,macera,gizem,romantik,aile,dram,müzikal hangi kategoride değerlendirmek isterseniz isteyin hepsini filmde doyasıya tadacağınıza inanıyorum.Üstelik müthiş bir final...Eğer film izlemeyi seven biriyseniz veya ayda yılda bir film izliyorsunuz ama diyorsunuz ki izlediğime değsin; İşte tam da aradığınız film ''Ghajini''.Yalnız şöyle bir durum da var Aamir Khan,                                                                                                                                                                                                                                                   Memento(Akıl Defteri) filminden fazla esinlenmiş ki benzerlikler göze çarpacak derecede.Birçok filme nazaran vakit kaybı olacağını düşünmüyorum.Yaklaşık 3 saat olmasına karşın kendisini izlettiriyor.                                                                                   
Konusu ise şöyle; Sanjay Singhania Hindistanın en büyük iş adamlarından biridir.Bir iş gezisi dönüşünde evinde nişanlısı öldürülür ve kendisi de ağır yaralı olarak kurtulur.Ama başına demir sopayla darbeler alan Sanjay kısa süreli hafıza kaybına uğrar ve Sanjay nişanlısını öldüren Ghajini' nin peşine düşer.